Beste Boya
3 min readJan 5, 2021

--

SLACK 27.7 MİLYAR DOLAR’A SATILDI. NASIL MI OLDU?

Dünyanın en büyük CRM şirketi olarak bilinen Salesforce, Slack’i 27.7 Milyar dolara satın aldı. Bugüne kadarki en büyük exitlerden biri olan bu satış da yazılım sektörü pazarının değeri arttı.

Peki Slack nasıl bu kadar değerlendi?

İlk önce Slack’in hikayesine bir göz atalım.

Günümüzde 750.000'den fazla topluluğun kullandığı Slack uygulaması genel olarak; yeni projeye başlayan ve bununla alakalı yıllık bütçe planlaması yapması gereken, yeni çalışanlar işe alan, yazılım uygulaması yapan ve olası durumlar için çeşitli yedek planlar barındıran insanlar ve şirketler için tasarlanmış iletişim odaklı bir girişimdir.

Slack, ilk ortaya koyduğu ürünü açıkladıktan yalnızca iki yıl sonrasında yani 2015'te milyar dolarlık özel bir şirket haline geldi. Her şey, dünyanın dört bir yanındaki ekipler için bulut tabanlı bir iş birliği aracına dönüşmeden önce, şirket içindeki iletişimi basitleştirmek için kullandıkları dahili bir araç olarak başladı. Slack’in öğrendiği ve kullandığı stratejiler iki yıl içerisinde dünyanın en hızlı büyüyen SaaS (Software as a service) şirketlerinden biri halini aldı.

Slack’in sadece iki yılda hayata geçen bu büyük başarısı kazara gerçekleşmiş gibi görünebilir ancak bu kadar değerlenmesinin sebepleri başka. Aslında, Stewart Butterfield ve ekibi, Flickr’ı kuran ve Slack’i 2012'de başlatmadan önce birden fazla girişim başlatan başarılı girişimcilerdi. Bundan ötürü bu kurucular; kullanıcı geri dönüşlerinin ve her daim öğrenip kendilerini sürekli her açıdan geliştirmek için uğraşmak gerektiğinin hayati önem taşıdığını pek çok kişiden çok daha iyi biliyorlardı. O halde kısaca Slack ekibinin başarısının ardında yatan en önemli faktörün, erken zamandan başlayarak kullanıcılarının sesine kulak vermeleri ve öğrenmeyi hiçbir zaman bırakmamış olmalarıdır diyebiliriz.

Bir başka önemli nokta ise Slack ekibinin medyayı çok verimli bir şekilde kullanabilmeyi başarmış olmasıdır. Etkili kullanılan medya, girişimlerin ivmeli şekilde hızlanabilmesine ve başlarda ilk kritik kitleyi elde etmesine yardımcı olma yeteneğine sahiptir. İşte Slack de, lansmanın ilk gününde 8000 kişinin platforma erişim talep etmesini bu şekilde sağladı.

Yolculuğundan ve başarısını borçlu olduğu can alıcı noktalarından bahsettiğimiz bu basit gibi görünen iletişim platformu; aslında satıcıları, ortakları ve müşterileri bir döngüde tutarak bunların birbirleriyle olan iletişimini oldukça rahat bir hale getirir.

Peki gelelim Salesforce ve Slack’in birleşme kararına..

Salesforce, farklı bulut çözümler/ürünler sunan bir bulut bilişim ve CRM sistemi devi. Slack’in de son yıllarsa en hızlı büyüyen SaaS şirketlerinden biri olmasına bakılırsa bize göre Salesforce ve Slack’in birleşmesi yazılım tarihindeki en stratejik birleşme oldu.

Salesforce’ın CEO’su Marc Benioff’un da belirttiği gibi pandemi dönemiyle evden çalışma hayatının her sektör ve alanda daha da kolaylaşacağını göreceğiz gibi duruyor.

Şimdiye kadar Microsoft’la çekişmeli olarak çalışmalarını sürdüren Slack bu değerleme ile güçlenmiş ve kullanıcılarına yeni gelişmelerin habercisi olduğunu göstermiş oldu.

Slack’in kullanıcı gözünden faydalarına bakmak isterseniz;

  • özel başlıklara, projelere ve takımlara ait kanalları takip etme
  • geçmişi kaydetme özelliği sayesinde aradığını rahatlıkla bulabilme
  • kanal paylaşımı ile müşteri, ortak ve satıcıları toplu bir yerde tutabilme
  • endüstri lideri yazılımı ve özel uygulamaları doğrudan Slack’e entegre ederek tüm araçların daha iyi çalışmasını sağlayabilme
  • iş akışı otomasyonu ile ekip işlerini halletmeyi engellerden arındırma
  • diğer uygulamalardan bağlanabilme
  • çeşitli dosyalar gönderme
  • mesajlaşma, görüntülü konuşma

gibi özellikleri bulunmaktadır.

Sizler de Slack ekibinin bu girişim yolcuğunda ve kazandığı bu değerleme süresince nelere dikkat ettiğiyle ilgili tüyoları kendi girişim fikrinize uygulayabilir veya ilham alabilirsiniz.

--

--